Hindistan Gezilecek Yerler

Delhi, Jaipur ve Agra
Altın Üçgen olarak bilinen, dünyanın en çok ilgi çeken turistik yörelerinden birisi bu üç kentten oluşur.

Delhi yaklaşık 2300 yıllık bir geleneği barındıran tapınakları ve tarihi yapıları ile bilinir. Adeta bir karşıtlıklar kentidir. Modern ile geleneksel olanın, yoksul ile zengin olanın, teknoloji ile el sanatlarının bir arada bulunduğu kentte, ortaçağa ait yedi yerleşmenin kalıntılarını görmek mümkündür. Tüm etnik grupların kültürel özellikleri ile birlikte var olduğu kent, aynı zamanda bağımsızlık simgesi ve başkenttir. Delhi sunduğu çeşitlilik ile seyahat deneyiminin yaşanması gereken bir merkezdir.

Qutab Minar Kompleksi İslamiyetin Hindistan'daki sembolü olarak kabul edilir. Purana Quila, Humayun ve Sher Shah tarafından M.Ö. 900'lere ait olan antik kent üzerine yaptırılmış olan bir kaledir. Humayun Türbesi M.S. 1565'de Humayun'un eşi tarafından kırmızı kum taşından yaptırılmış olan anıt mezardır. Jantar Mantar, 17-18. yüzyılda inşa edilen rasathane binasıdır. Jama Mescidi, 17. yüzyılda imparatorluk sarayını tamamlayıcı bir cami olarak inşa edilmiştir. Mescid'de Hz. Muhammed'in sakalından bir parça ve kendisinin yazdığı Kuran'ın bir bölümü bulunur. Bu yüzden dini önemi büyüktür.

Hindistan Kapısı, I. Dünya Savaşı sırasında ölen 70.000 Hintli askerin anısına yapılmış bir anıttır. Anıtın üzerinde 1971 Pakistan savaşında ölen askerler anısına bir alev yükselir. Rashtrapati Bhawan, General Vali Malikanesi olarak da adlandırılır ve 1929 yılında tamamlanmıştır. 340 odalı sarayda bulunan Moğol Bahçesi, Şubat ve Mart aylarında halka açılır. Rajghat 1948 yılında Mahatma Gandhi'nin cenazesinin yakıldığı yerdir. Çeşitli egzotik ağaçlar ve çeşmelerle süslü olan bahçede, alçak bir platformun üzerinde Gandhi'nin son sözleri olan "Hey Ram" (Tanrım) yazılıdır.

Lakshemi Narayan Mabedi 1938 yılında inşa edilmiş dini bir yapıdır. İçinde pek çok tanrı heykeli bulunur. Hem Hint inanışındaki tanrıları tanımak, hem de dini törenleri izlemek için iyi bir mekandır. Kırmızı Kale 1618'de Moğol imparatoru Shah Jahan'ın yönetim merkezini Delhi'ye taşımaya karar verdiğinde inşa edilmiştir. Kale imparatorluk mekanı olmanın ötesinde, saraya kabul edilmek için kale surları dibinde sanatlarını göstermeye çalışan en ünlü sanatçıların da mekanı olmuştur. Son Moğol hükümdarı Bahadur Shah Zafar burada İngilizler tarafından tahttan indirilmiştir. İlk başbakan Nehru, Hint halkına koloni yönetiminin sona erdiğini yine bu kalenin surlarından duyurmuştur.

Delhi'ye 17 km uzaklıktaki Surajkund hem bir piknik yeridir, hem de buradaki ünlü Güneş Tapınağı gezilebilir. Le Corbusier tarafından tasarlanan model şehir Chandigarh ve Britanik Hindistan'ın yaz başkenti Shimla Delhi'ye yakın, görülmesi gereken merkezlerdir.

Bir dönem Moğol imparatorlarının gurur kaynağı olan Agra kenti Tac Mahal ile değerine değer katmış, ancak kent bu görkemli yapının gölgesinde kalmıştır. Moğol imparatoru Shah Jahan'ın sırdaşı ve eşi olan Mumtaz Mahal 14. çocuğunu doğururken ölmüş ve Shah Jahan aralarındaki aşkın bir simgesi olarak ülkenin en iyi ustalarını kıymetli taşlar, inci ve mercanlarla süslü bu yapıyı yapmak üzere görevlendirmiştir. Taj Mahal kutudaki değerli bir taş gibi çok güzel düzenlenmiş bir bahçenin içinde yer almaktadır. Yılın veya günün değişik zamanlarında beyaz mermerin üzerinde güneşin veya ayın ışıkları ile oluşan renk değişimleri, izleyenleri fazlasıyla etkileyecek düzeydedir. Mimari açıdan bakıldığında mükemmel oranları ve mermerin ustaca işlenişi dikkat çeker.

Musamman Burj, Agra Kalesinin içinde bulunan ve Moğol imparatorlarından Shah Jahan'ın esir hayatı yaşadığı sekizgen kuledir. Agra'nın 12 km dışında imparator Akbar'ın mezarı olan Sikandra bulunur. Büyük bir bahçe içinde yerleştirilmiş olan dört yüksek kuleli anıt mezarın, simetriyi tamamlayan dört de kapısı bulunur.

Fatehpur Sikri, son derece etkileyici bir hayalet şehirdir. Çocuğu olmayan imparator Akbar, evliya Salim Chisti'nin şehrini ziyaret eder ve üç oğlu olacağının müjdesini alır. Söyledikleri gerçekleşirse Salim'in ülkesi olan Sikri'yi bir başkent ile ödüllendireceğini söyler. İkinci oğlu doğduğunda sözünü yerine getirir ve kenti inşa ettirir. 12 yıl boyunca yaşanan şehir, daha sonra bilinmeyen bir nedenle terk edilir. Çeşitli mimari uslupları barındıran kentte Halk Salonu, Özel Seyirci Salonu, Jama Mescit Kompleksi, 5 katlı Panch Mahal denen saray haremi ve Salim Chisti'nin bugün bir adak yeri olarak kullanılan küçük mezarı bulunur. Kentte ayrıca Merkezi Metodist Kilisesi, St. Mary Kilisesi, Babtist Kilisesi, St. John Kilisesi ve Jama Mescidi bulunur.

Pembe Şehir olarak bilinen ve 250 yıllık bir kent olan Jaipur, Moğol akınlarından kurtulabilmiştir.

Sarp kayalıkların üzerine kurulu olan Jaigarh Kalesi, Rajput hanedanlığının gücünü temsil eder. Kentin eski bölümü misafirperverliği simgeleyen pembe renkli duvarlarla inşa edilmiştir. Kachwaha Kabilesi Amer Kalesi'ni M.S. 10. yüzyılda kurmuştur. Moğol etkisinin açıkça görüldüğü kaleye ortaçağ boyunca fillerle gidilebilmiştir. Tepeye çıkıldığında Aslanlı Kapıdan geçilir ve bir çok kapının açıldığı bir avluya girilir. Avlunun ardında asıl saray binaları bulunur. Saray odalarından Maharaja daireleri olarak adlandırılanlarda zarif duvar resimleri ve ayna kakmalardan süslemeler bulunur. Odalar arasında Zafer Salonu ve Zevk Salonu yer alır. En etkileyici mekan Sheesh Mahal denen aynalı odadır. Jaipur'da çevrenin soluk pembe rengi kadın ve erkeklerin renkli giysileri ile canlanır. Kentte eski sarayların çoğu otel ya da müze olmuştur.

Hawa Mahal, Rüzgarların Sarayı anlamındadır ve 5 katlı yapılmış olan yapının ön yüzü kentin en canlı sokağına bakmaktadır. Yapının cephesinde 953 pencere ve balkon bulunur. Bunlar, saray kadınlarının oturup çevreyi seyredebilmeleri için paravan işi ile kapatılmıştır.

İmparator Sawai Jai Singh'in inşa ettirdiği rasathane binası Jantar Mantar, Delhi'de de bulunan aynı amaçlı yapıdan daha gösterişlidir. Eski kentin güneyine doğru gidildiğinde Ram Niwas bahçelerine ulaşılır. Bahçede bulunan Albert Hall'un içinde Merkezi Müze bulunur. Müzede minyatür portre koleksiyonu, diğer el sanatı örnekleri ve Rajasthan köylülerinin yaşama biçimlerini gösteren sergiler gezilebilir. Bahçenin içinde timsah üretiminin yapıldığı Hayvanat Bahçesi bulunur. Bahçede ayrıca Modern Sanat Galerisi gezilebilir.

Delhi ulaşımı diğer ülkelerden daha kolay olması nedeniyle bu üçgenin başlangıç ayağı gibidir. Delhi'den Agra ve Jaipur'a hava, kara ve demiryolu ile ulaşmak mümkündür. Delhi-Agra 174 km, Delhi-Jaipur 250 km'dir. Düzenli otobüs seferleri vardır. Agra'ya hızlı tren ile, Jaipur'a ise Pembe Şehir Ekspresi ile gidebilirsiniz. Jaipur'a ayrıca "Tekerlek Üzerindeki Saray" olarak bilinen lüks trenle ya da "Balon Taksiler"le de ulaşabilirsiniz.

Bombay
Bombay uluslararası havaalanı ve limanı ile Hindistan'ın batıdaki giriş kapısı niteliğindedir. Bombay bir Portekiz kraliçesinin drahomasıdır ve mimari olarak gotik uslup hakimdir. Hindistan Kapısı, Bombay Yüksek Mahkeme Binası, Üniversite Binaları ve Victoria Sınır Taşı'nda bu üslubu izlemek mümkündür. Ayrıca Chowpatty Plajı, Juhu Plajı ve Borivili'deki vahşi hayvan rezerv alanı olan Sanjay Gandhi Parkı gezilebilecek ilginç noktalardır.

Goa
Goa bir tatil beldesidir ve ülkedeki en geniş plajlara sahiptir. Anjuna, Baga, Calangute ve Candolim'de palmiye ağaçlarının sıralandığı plajlar bulunur. Bölgede ayrıca su kayağı, sörf, yelken gibi su sporları imkanı da vardır. İç kesimlerde uzun yıllar sürmüş olan Portekiz hakimiyetine bağlı kültürel ve mimari özellikler görülür. Pirinç tarlalarının aralarında beyaza boyalı şapeller ilginç bir görüntü oluşturur.

Gujarat
Dünyanın en iyi tekstil müzelerinden birisi olan Calico Tekstil Müzesi burada bulunur.

Ahmetabad
Ahşap Cain tapınakları, camileri, taş basamaklı kuyuları ve oymalarla süslenmiş ahşap kafesli evleri ile kentin eski bölümü, ziyaretçilere görsel bir zenginlik sunar. Bu bölüm yeni kentten Sabarmati Nehri ile ayrılır. Nehir üzerinde dört köprü bulunur. Yeni kentte Le Courbusier, Louis Khan gibi batılı ve Hintli mimarların eserleri ile modern bir görüntü sağlanmıştır. Kentin 106 km dışında Modhero Güneş Tapınağı yer alır. 215 km uzaklıktaki Palitana Tapınağı ise, Cain hacıları için kutsaldır. Ayrıca dağın üzerinde 863 tapınak daha bulunmaktadır.

Udaipur
Şehir Sarayı ve kentteki üç göl ilgi çekicidir. Bal rengi saray binaları, kompleksi oluşturan en önemli yapılardır. Pichola Gölü üzerinde inşa edilmiştir. Bunların etrafında ise hizmetliler için beyaz badanalı binlerce oda bulunur. Sarayın bir kısmı lüks otel olarak kullanılmaktadır. Bir kısmı ise müze olarak düzenlenmiştir. Abu Dağı eyalette dağ turizmi yapılan tek merkezdir. Dağda Dilwara Cain tapınağı bulunur. Sayısız sütunlardan oluşan tapınakta bu taşıyıcıların oyularak bezenmemiş tek bir noktası bile yoktur.

Sanchi
Budist mimari ve sanatın izlenebileceği en iyi merkezlerden birisidir.

Tamil Nadi
Hinduizmin kalesi durumundaki kentte, Gopuram adı verilen yüksek kuleli tapınaklardan çok sayıda görmek mümkündür.

Ootacamund ve Kodaikanal
Küçük birer İngiltere görünümündeki dağ kasabaları, özellikle sürgün edilmiş Raj nüfusun rağbet ettiği yerlerdir.

Kerala
Çin, Portekiz, Arap ve Hollanda etkisinde kalmış olan kentte kıyı boyunca ip gibi uzanan plajların hemen arkasında ülke için son derece önemli olan pirinç tarlaları uzanmaktadır.
Hindistan Gezilecek Yerler Hindistan Gezilecek Yerler Reviewed by Editor on Pazar, Mayıs 27, 2012 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.