Dünyanın en güzel 12 plajı

Peki hangi plaj? O kadar çok alternatif var ki, biz de en sonunda dünyanın en iyi plajlarının bir listesini çıkartmaya karar verdik. Fakat hepsi bu kadar değil elbette, dolayısıyla eğer sizin de listemize ekleyecekleriniz varsa, bizi mutlaka haberdar edin!

Clifton Plajı, Cape Town
 Güney Afrika: Clifton Plajı, Cape Town
Clifton plajlarının her biri ayrı bir özelliği ile dikkat çekerken, Atlas Okyanusu’nun serin havasına rağmen birbirinden seksi manzaralarla dolup taşan Fourth Plajı’na, denize girmekten çok görmeye ya da görülmeye gidiliyor. Prada güneş gözlüklerini takıp Armani imzalı bikiniler içinde güneşlenenlere, frizbi oynayanlara veya şezlonglara uzanıp kıyıdan geçen yatları izleyenlere rastlayabilirsiniz.
Sahneyi değiştirmek için Clifton Plajı’ndaki bir kafeye uğramak ya da sahile bakan ve yamaç paraşütçülerin iniş yeri olarak kullanılan La Med’de yemek yemek ve çevreyi seyretmek iyi bir fikir olabilir. Bölgedeki zarafet, birkaç dakika mesafedeki Cape Town’da da kendini göstermeye devam ediyor.

İngiltere: Isle of Wight
Isle of Wight, kireçtaşı falezleri, kumluk kıyıları, bataklıkları ve haliçleriyle yaklaşık 105 kilometre boyunca uzanan bir kıyı şeridine sahip; ama onu asıl popüler yapan, plajları. Adada tam tamına 23 plaj var ve çoğu ana yollara uzak olduğu için turist kalabalığından arınmayı ve sessiz-sakin kalmayı başarmışlar.
Bu plajlara ulaşmak için tek yapmanız gereken zevkinize göre bir yer bulana kadar sahildeki patikayı takip etmek. Bir başka seçenek de, herkesin gittiği yerlere gitmek: Sandown Koyu, Isle of Wight’ın gözdesi. Yaverland’den başlayıp, Sandown ve Shanklin Gölü’nü de içine alarak 8 kilometre boyunca uzayıp giden kumsal, 2001 yılında İngiliz çevre örgütlerinden Tidy Britain Group tarafından ödüllendirilen 6 plajdan biri. Sahil boyunca, sakin yerlerin yanı sıra sörf ve tekne turları, dükkânları, kafeleri, parkları, golf sahaları ya da Shanklin’deki gibi yüksek uçurumları popüler olmuş başka birçok yer daha var. Yaklaşık 10 kilometre uzunluğa ve 4 kilometre genişliğe sahip, kumla kaplı Ryde Plajı’nın da aktiviteler konusunda aşağı kalır yanı yok; kafeler, parklar, kano yapabileceğiniz göl, bowling, buz kayağı ve golf alanları sadece aklımıza ilk gelenler. Güzel Sahiller Rehberi ödülüne layık görülen Totland, Colwell ve Compton Koyları gibi Seaview, Ventnor, Bembridge ve Whitecliff Koyları da birbirinden güzel ve sakin plajlara sahip. Ancak 1970’ten beri ilgi odağı olan ve rengârenk kumlarla kaplı Alum Koyu’na gitmeden seyahati tamamlamış saymayın kendinizi. Arka plandaki buzla kaplı ünlü Needles kayalıkları, koyun içlerine doğru yapacağınız geziyi unutulmaz kılıyor.


Jamaika: Negril
Jamaika’nın batısında 11 kilometre boyunca uzanan beyaz kumlu nefis bir plaj, Negril. Sahilde sıralanan otel ve restoranlar belli sınırlandırmalara bağlı kalınarak inşa edilmişler. Örneğin hiçbir yapının boyu bir palmiyenin boyunu geçemiyor. Ne diyelim, Negril, tek kelimeyle bir cennet.

Tayland: Chaweng Plajı, Koh Samui
Bu listeyi hazırlarken Koh Samui’nin doğu sahilinde yer alan Chaweng Plajı’nı atlamak büyük bir hata olurdu. Son birkaç yılda gözle görülür şekilde hareketlenmiş olsa da, birkaç yıl önce güney ucu oldukça sakindi. Kuzeye çıktıkça otellerin ve seyyar satıcıların sayısı da artıyor. Bar, mağaza ve restoranlarla neşelenen dar sokakları ve nefis deniziyle Chaweng Plajı sayesinde Koh Samui, bir ay hiç sıkılmadan vakit geçirebileceğiniz muhteşem bir ada.

Türkiye: Kaputaş Plajı, Antalya
Kaş-Kalkan arasında, Kaş’a 19; Kalkan’a 7 km uzaklıkta yer alan Kaputaş Plajı, ülkemizin tüm dünyada bilinen en güzel plajlarından biri. 500 metre açıktaki Mavi Mağara da en az plaj kadar görülmeye değer güzellikte. Teknelerin rahatça girebildiği mağaranın 18 metre genişliği, 10 metre yüksekliği ve 35 metre derinliği bulunuyor. Suyun altından yansıyan güneş ışığının oluşturduğu renkler ise göz kamaştırıyor. Eğer yolunuz Akdeniz’in en güzel koylarından biri olan Kaş’a düşerse, Kaputaş’a uğramadan dönmeyin.

Meksika: Cancun
Kilometreler boyunca uzanan plajlar, sonsuz lükse sahip oteller ve bitmez tükenmez bir parti havası, Yucatan sahilinde yer alan bu miskin kasabayı, şimdilerde Meksika’nın en popüler turizm merkezine dönüştürmüş. Cancun, iki farklı bölgeden oluşuyor: Merkez, (el centro), küçük otellerin, ilginç restoranların ve ufak mağazaların buunduğu bir bölge. Ağırlıklı olarak otellerin yer aldığı “zona hotelera” ise Karayip Denizi’ne doğru uzanan yaklaşık 9 kilometre uzunluğunda bir yarımada.

Seyşeller: Anse Source d’Argent, La Digue
Hint Okyanusu’nda yer alan ve 115 adadan oluşan bu takımadalar, el değmemiş doğal güzelliklerini keşfetmeye gelen misafirlerini nazikçe ağırlamaya devam ediyor. Ana adalardan biri olan La Digue, tatil köylerine, gösterişli kumarhanelere ya da otel hareketliliğine ihtiyaç duymadan da tropik, samimi, mütevazı ama ağır havasını korumayı başarmış. Anse Source d’Argent, tüm adalardaki plajlar arasında en popüler olanı. Çoğu insana Anse Source d’Argent’daki huzurdan ayrılmak zor gelecektir ama unutmayın adada yapılacak pek çok ilginç aktivite var; örneğin feribot veya helikopterlerle günübirlik ada turlarına çıkıp komşu adaları keşfedebilirsiniz. Seyşeller’in “Cennet Bahçesi” olarak adlandırılması asla bir klişe değil; bir uçak gezintisinin ardından siz de gerçek hayattan kaçıp sonsuza kadar orada kalmayı isteyebilirsiniz. Aman dikkat!

Hawaii: Waikiki Plajı
Waikiki’nin bir ucundan diğer ucuna, yürüyerek 20 dakikada ulaşmanız mümkün; ancak adanın sunduklarını denemeye 20 gün bile yetmez. Spor yarış teknelerinden mavi yolculuk teknelerine kadar hayal edebileceğiniz her modeli görebileceğiniz yat limanı bunun nedenlerinden biri. Hilton Hawaiian Village’da haftasonunu karşılayan hula ve havaifişek gösterileri sizi bekliyor. Geniş plajı, güvenli denizi ve aklınıza gelebilecek her türlü deniz aktivitesini yaşayabilme fırsatı da cabası. Çok az kişi, Hawaii’nin diğer ucundaki Diamond Head krateri çevresinde yer alan yaklaşık 80 hektarlık parkı gezmeye vakit bulabiliyor. Genelde halkın koşmaya, Sans Souci Plajı’ında yüzmeye veya ailesi ya da arkadaşları ile birlikte barbekü yapmaya geldiği bir yer burası. Bu iki ayrı dünya arasında kalan bölgede bulunan oteller, restoranlar ve mağazalarsa her biri farklı bir dilde konuşan üst düzey yöneticilerden sırt çantasını alıp gelenlere kadar sayısız insanla dolup taşıyor.

ABD: Sanda Key, Florida
Sand Key, kelime anlamı olarak bile bir plaj için çok şey vaadediyor. Florida’nın batı sahilinde yer alan önemli plajlardan biri. En büyüğü değil (bu övgüyü birkaç kilometre uzunluğundaki Clearwater Plajı daha çok hak ediyor doğrusu) ama kesinlikle en iyisi.
En önemli özelliği her yerinin sadece kumlarla kaplı olması... Tamam, birçok plaj kumla kaplı olabilir ama ayağınıza batıp duran kabuklar başta olmak üzere pek çok gereksiz taş da saklar içinde. Oysa burada durum farklı. Deniz kabukları her nasılsa denize yakın yerlerde, üzerinden kolayca geçebileceğiniz küçük kümeler halinde toplanıp kalmışlar.
Bölgede dört milyona yakın otel bulunmasına rağmen plaj nadiren kalabalıklaşıyor. Bunun sebebi, burunlarının dibinde en iyisi de olsa, insanların genellikle Clearwater gibi daha popüler olan yerlere gitmeyi tercih etmesi. Buranın bir başka güzelliği ise barbekü kulübeleri. Plajda dolaşırken çim bir alan üzerinde yarım düzine kadar tahta kulübe ile her birinin arkasında dört barbeküye rastlayıveriyorsunuz. Üstelik hepsi de kullanıma hazır. Tıka basa yedikten sonra yüzmenin bir kabus olduğunu biliyoruz ama bunu bir süreliğine unutabiliriz! Bugüne kadar görüp görebileceğiniz en sakin ve berrak suya sahip olan Sanda Key’de karşılaşabileceğiniz tek sorun, fırtına. Ortalık fazlasıyla sakin göründüğünde bile, birdenbire plaj görevlileri tarafından uyarılıp, apar topar plajdan çıkarılabiliyorsunuz.

Fransa: Biarritz
Biarritz kasabası, Fransız Kraliyet Ailesi’nin gözde sayfiye yerlerinden biri olarak tanındıktan sonra dünya jet-setinin de ilgisini çekti ve “plajların kraliçesi ve kralların plajı” olarak tanınmaya başladı. Bunun doğal sonucu olarak da bir zamanlar küçük sahil kasabası olan Biarritz, kozmopolit bir köye dönüştü.
İspanya-Bask bölgesinin hemen yanında, Bask sahilinde yer alan Biarritz, mutfağında ve mimarisinde bu komşuluğun etkilerini taşıyor. Biarritz, her biri farklı bir tarih ve tat taşıyarak uzayıp giden beş plajdan oluşuyor. Balina avcılığının Biarritz’in en önemli ticari gelir kaynaklarından biri olduğu dönemlerden kalma liman ve yakınlarındaki küçük balıkçı limanı Port des Pêcheurs, turistlerin en çok ilgi gösterdiği yerler arasında.
Alışveriş meraklılarının ilgisini çeken yer ise ince stil ve zevke hitap eden butikleri ile Clémenceau Meydanı. Gece kuşları şehrin kumarhanesinde bir masa kapabilecekleri gibi eğlenceli gece kulüplerinden birinde kurtlarını dökebilirler.

Fransa: St. Tropez
Kıpır kıpır bir sahil arayanlar için St. Tropez’den daha iyisi olamaz. Bir zamanlar seksi yıldız Bridget Bardot’nun sığınağı olan plajlar, bugün de otel ve gece kulüpleri ile Hollywood’un en ateşli yıldızlarını buraya çekmeye devam ediyor.
Fransız Rivierası boyunca uzanan, Nice ve Cannes’a oldukça yakın mesafendeki St. Tropez, yaz aylarında sahilin en hareketli mekânlarından biri haline geliyor. Kumla kaplı plaj arayışındaki tatilcileri, buna kültür, leziz yemekler ve çılgın geceler de eklenince daha da keyifli bir tatil bekliyor. Güneşlenmeye gelenlerin mekânı Port Grimaud Plajı da görülmeye değer plajlardan biri. Tahiti Plajı ise gece çıplak denize girme riskini göze alabileceğiniz bir atmosfere sahip.
Aileler için en ideal plajlar Plage de la Bouillabaisse, Plage des Graniers ve deniz kenarındaki oyun alanları ile Plage des Jumeaux. Yaklaşık beş kilometrelik plajı ile Pampellone ise denizden sıkıldığınızda bir şeyler atıştırabileceğiniz bar ve kafeleri ile sizi ağırlamaya hazır.
Plaj size cazip gelmiyor mu? O halde tipik bir Fransız gibi, limana bakan kafelerden birinde öğle yemeğinizi yerken insanları ve limandaki lüks yatları izlemeye ne dersiniz? Açıkhava pazarlarında kıyıda köşede gizli kalmış antikaları keşfetmek, pahalı butiklerde kredi kartınızın limitini zorlamak ya da fazla para saçmadan Provence bölgesinden bir şişe kaliteli zeytinyağı ile bir şişe yerli şarapla dönmek de diğer alternatifleriniz.

Umman: Maskat Plajları
Umman sahilleri bir harika, çünkü Umman’da turizm yok denecek kadar az gelişmiş (henüz). Yani plajları mahvedecek fırsatları olmamış diyebiliriz. Bir diğer neden de onlardan bir sürü olması!
Umman, Hürmüz Boğazı’ndan güney uçta Yemen sınırına kadar 1600 kilometreden daha uzun bir kıyı şeridine sahip. Neredeyse tamamı, birbirinden etkileyici plajlardan oluşuyor bu kıyı şeridinin.
Ülkenin kuzey kıyısında bulunan Maskat kenti, tam da o hayalini kurduğumuz geniş ve düz plajlara sahip. Zaten Umman’ın en çok turist çeken ve en çok oteline evsahipliği yapan bölgesi de burası.
Daha güneye indiğinizde ise dağ sıraları arasına gizlenmiş binlerce plajla karşılaşacaksınız. Bazılarına karadan ulaşım yok, bazılarına erişmek için de uzun bir yürüyüşü göze almak gerekiyor. Sadece denizden ulaşılabiliyor olmalarından dolayı her biri eşsiz bir sükunete ve el değmemiş güzelliğe sahip. Umman’ın türkuaz rengi, ılık ve berrak suları ise muhteşem resiflere ve zengin sualtı yaşamına evsahipliği yapıyor. İzole edilmiş bu koylar eşsiz plaj partileri için de ideal!
Dünyanın en güzel 12 plajı Dünyanın en güzel 12 plajı Reviewed by Editor on Perşembe, Temmuz 12, 2012 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.