Safranbolu Hakkında Bilgiler
Bir zamanların sürgün kenti olan günümüzde ise 1976 yılında "kentsel ve doğal SİT alanı" ve 1994 yılında Unesco tarafından "Dünya Miras Listesi"ne alınarak "Dünya kenti" ilan edilen Safranbolu, yaklaşık 200 yıllık tarihi boyunca birçok medeniyete (Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı) ev sahipliği yapmıştır. Tarihi İpek Yolu, Kastamonu-Gerede-İstanbul kesimi üzerinde önemli bir konumda yer alması yöreyi çok daha özellikli kılıyor.
Gerçek bir tarihi ve müze kent olan Safranbolu, vadinin iki yamacına kurulmuş bir kentdir. Adını yörede yetiştirilen Safran bitkisinden alır. Doğal güzellikleriyle ilgi çeken Safranbolu da yüzey örtüsü büyük ölçüde ormanlıktır. Her mevsimde ayrı güzellikler oluşturan bu ormanlarda renklerin tüm tonlarını görmek mümkündür. Yükselti farklılığından dolayı iklim ve bitki örtüsünde sürekli bir değişim yaşanırken doğa sporları için uygun ortamlar da yaratılmaktadır. Yaylalar, mağaralar, kanyonlar Safranbolu'nun diğer doğal güzelliklerini oluşturmaktadır. Jeolojik nedenlerden dolayı derin ve uzun kanyonlar meydane gelmiştir. Tokatlı, Düzce, İncekaya, Sakaralan yorenin belli başlı kanyonlarıdır. Dünya Mağaracılık literatürüne girmiş Mencilis ve Hızar Mağarası yabancı uzmanlar tarafından sürekli ziyaret edilen jeolojik oluşumlardır.
Coğrafi yükseltiler ve orman alanların yoğunluğu nedeni ile büyük yaylalar oluşmuştur. Ormanın iç kesimlerinde bulunan yayla evleri yöreye gelenlerin ilgisini çekmektedir. Sarıçiçek ve Uluyayla Safranbolu'nun en önemli yaylasıdır.
Arnavut kaldırımlı sokakları, çarşıları, gezerken Ahşap Türk-Osmanlı mimarisinin en güzel ve en zengin örneklerine tanık olacaksınız. 18 ve 19 yy. geleneksel Türk toplum yaşantısını günümüze kadar getirebilen Safranbolu da evler çok iyi bir şekilde korunmuş ve geleneksel özelliklerini bozmadan en iyi şekilde restore edilmişdir. Yöreyi gezerken kendinizi bir an farklı bir zamanda, farklı bir yerde geçmişte buluveriyorsunuz. Tarihi konakların duvarlarına sinmiş insan soluklarını ve birbirine adeta bağlanmış bu binlerce yıllık tarih ve kültür karşısında zaman kavramını kaybedersiniz.
İnsanları mıknatıs gibi kendisine çeken Safranbolu, her mevsim bir başka güzelliği yansıtıyor. Kışın karın altında, baharda yeşillikler ve çiçekler arasında ve yazın güneşin altında nasıl bir güzellik yansıttığını merak ediyorsanız gidip görmeniz gerekiyor.
Sahip olduğu bu kültürel mirası ile dünya da bir çok insanın ilgisini çeken Safranbolu da turizm, kültür turizmi olarak ortaya çıkmıştır. Bu nedenle buraya gelen turistler, eğitim, kültür ve gelir düzeyi ile ülkemize gelen diğer turistlerden farklılık gösterir. Çarşı ve Bağlar da bulunan tarihi eserler, köyler, su kemerleri, kaya mezarları, Cinci Hanı ve Hamamı, saat kulesi, eski evler, konaklar, hanlar ve hamamlar ilgi çekici ve görülmesi gereken yerlerdir. Yöresel folklar, el sanatları, yemekler, hamam geleneği de Safranboluyu daha farklı kılmaktadır. Tarihi Safranbolu evlerinin tipik özelliklerini en iyi şekilde yansıtan ve çok iyi bir şekilde restore edilen Kaymakamlar Evi, görülmeye değer ender yerlerden birisidir.
Sipahioğlu Konağı, Yukarı Mahallede Hacı Kavas, Bekir Efendi, Muratoğlu, Cebecioğlu, Aşağı Mahallede İbrahim Çağlayan, Kaymakçıoğlu evleriyle Ahşap Cami ziyaret edilmesi gereken yerler arasındadır. Ahşap evlerin iç süslemeleri, tavan kaplamaları, kapıları ve kapı tokmakları ile farklı bir güzellik yansıtan bu evlerin saçak uçlarına asılan geyik boynuzların yöre halkı tarafından uğur getirildiğine inanılıyor.
Safranbolu'ya gittiğiniz zaman burada yaşayan insanların birbirine ne kadar bağlı, sıcak ve saygılı olduğunu görürsünüz. Burada yaşayan halk, yöreyle bütünleşmişler. Yaşam biçimleri, oturup kalkmaları, konuşmaları sanki geçmiş zamandan kalmış gibiler. Folklor yapıları o kadar zengin ki sosyal olaylar gelenek ve göreneklere göre uygulanır. Bayramlarda, düğünlerde, kız görme ve isteme olaylarında, eğlencelerde, cenazelerde hep bu tür olaylara tanık olursunuz.
Şehir merkezinde kurulan tahıl pazarı, odun, hayvan ve sebze pazarı ile malını paraya çeviren yöre halkı manifaturacılar, semerciler, yemeniciler, saraçlar ve bakırcılar gibi tamamen lonca düzeni ile örgütlenen bu çarşılarda alışveriş yaparlar.
Konaklama tesisi konusunda uzun süre sıkıntısı çeken Safranbolu, ilk tesisine "Asmazlar Konağı" ile kavuştu. Halk arasında Havuzlu Konak olarak biliniyor. Konağın en büyük özelliği, bölgeye has karakterde yeniden döşenerek otel hizmeti vermesi. Asmazlar Konağı, giriş katındaki havuzu, eşsiz dekoru ile konuklarına bambaşka bir atmosfer yaşatıyor. Türk evi dekorlu 7 odalı bir başka tesis de Tahsi Bey Konağıdır. Bunun dışında Mehveş Hanım Konağı, Aşiyan, Çarşı, Konak, Paşa, Gülen Otel, KTV Konukevi, Belediye Sosyal Tesisleri gibi kalınabilecek yerler var.
Safranbolu'da ünlü ve ilgi çekici iki ürün bulunmakdır. Birincisi yöreye adını veren safran bitkisidir. Kimya sanayisinde ve baharat olarak kullanılan bu ürün maddi olarak çok pahalıdır. İkincisi ise, Safranbolu Çavuş Üzümüdür. Yörede yaygın olarak yetiştirilmektedir. Safranbolu lokumu ile, "Cevizli Yaprak helvası" nı tatmadan buradan ayrılmak olmaz. Beyazlatma özelliği olan ve Eflani tarafından getirilen ağaç kökü çöven bitkisi ile ceviz-şeker karışımıyla yapılan Cevizli Yaprak Helvasını ağızda tutup erimesini beklemek yeterli oluyor. Safranbolu’nun mahalli tadları arasında peynirli, ıspanaklı, kıymalı gözlemeler, bazlama, saç bükmesi, mantı, su böreği de yemek sonrası zerde tatlısı bulunuyor.
Eğer özel arabanızla gidiyor iseniz İstanbul ve Ankaradan yola çıkanlar, otoban ile E-5 Gerede kavşağından sonra çevre kirliliğine neden olan ve kenti kırmızıya boyayan Demir-Çelik Fabrikasının önünden, önce Karabük sonra da yemyeşil bitki örtüsüyle Batı Karadeniz'in kuzey yönüne 90 kilometre gidince, Safranbolu' ya geliyorsunuz. Otobüs ile gidicek olursanız Aras Kargo, Avrupa, Ulusoy, Savaş, Güven gibi otobüs şirketleri Safranbolu'ya diğer illerle bağlantısı kuruyor.
Gerçek bir tarihi ve müze kent olan Safranbolu, vadinin iki yamacına kurulmuş bir kentdir. Adını yörede yetiştirilen Safran bitkisinden alır. Doğal güzellikleriyle ilgi çeken Safranbolu da yüzey örtüsü büyük ölçüde ormanlıktır. Her mevsimde ayrı güzellikler oluşturan bu ormanlarda renklerin tüm tonlarını görmek mümkündür. Yükselti farklılığından dolayı iklim ve bitki örtüsünde sürekli bir değişim yaşanırken doğa sporları için uygun ortamlar da yaratılmaktadır. Yaylalar, mağaralar, kanyonlar Safranbolu'nun diğer doğal güzelliklerini oluşturmaktadır. Jeolojik nedenlerden dolayı derin ve uzun kanyonlar meydane gelmiştir. Tokatlı, Düzce, İncekaya, Sakaralan yorenin belli başlı kanyonlarıdır. Dünya Mağaracılık literatürüne girmiş Mencilis ve Hızar Mağarası yabancı uzmanlar tarafından sürekli ziyaret edilen jeolojik oluşumlardır.
Coğrafi yükseltiler ve orman alanların yoğunluğu nedeni ile büyük yaylalar oluşmuştur. Ormanın iç kesimlerinde bulunan yayla evleri yöreye gelenlerin ilgisini çekmektedir. Sarıçiçek ve Uluyayla Safranbolu'nun en önemli yaylasıdır.
Arnavut kaldırımlı sokakları, çarşıları, gezerken Ahşap Türk-Osmanlı mimarisinin en güzel ve en zengin örneklerine tanık olacaksınız. 18 ve 19 yy. geleneksel Türk toplum yaşantısını günümüze kadar getirebilen Safranbolu da evler çok iyi bir şekilde korunmuş ve geleneksel özelliklerini bozmadan en iyi şekilde restore edilmişdir. Yöreyi gezerken kendinizi bir an farklı bir zamanda, farklı bir yerde geçmişte buluveriyorsunuz. Tarihi konakların duvarlarına sinmiş insan soluklarını ve birbirine adeta bağlanmış bu binlerce yıllık tarih ve kültür karşısında zaman kavramını kaybedersiniz.
İnsanları mıknatıs gibi kendisine çeken Safranbolu, her mevsim bir başka güzelliği yansıtıyor. Kışın karın altında, baharda yeşillikler ve çiçekler arasında ve yazın güneşin altında nasıl bir güzellik yansıttığını merak ediyorsanız gidip görmeniz gerekiyor.
Sahip olduğu bu kültürel mirası ile dünya da bir çok insanın ilgisini çeken Safranbolu da turizm, kültür turizmi olarak ortaya çıkmıştır. Bu nedenle buraya gelen turistler, eğitim, kültür ve gelir düzeyi ile ülkemize gelen diğer turistlerden farklılık gösterir. Çarşı ve Bağlar da bulunan tarihi eserler, köyler, su kemerleri, kaya mezarları, Cinci Hanı ve Hamamı, saat kulesi, eski evler, konaklar, hanlar ve hamamlar ilgi çekici ve görülmesi gereken yerlerdir. Yöresel folklar, el sanatları, yemekler, hamam geleneği de Safranboluyu daha farklı kılmaktadır. Tarihi Safranbolu evlerinin tipik özelliklerini en iyi şekilde yansıtan ve çok iyi bir şekilde restore edilen Kaymakamlar Evi, görülmeye değer ender yerlerden birisidir.
Sipahioğlu Konağı, Yukarı Mahallede Hacı Kavas, Bekir Efendi, Muratoğlu, Cebecioğlu, Aşağı Mahallede İbrahim Çağlayan, Kaymakçıoğlu evleriyle Ahşap Cami ziyaret edilmesi gereken yerler arasındadır. Ahşap evlerin iç süslemeleri, tavan kaplamaları, kapıları ve kapı tokmakları ile farklı bir güzellik yansıtan bu evlerin saçak uçlarına asılan geyik boynuzların yöre halkı tarafından uğur getirildiğine inanılıyor.
Safranbolu'ya gittiğiniz zaman burada yaşayan insanların birbirine ne kadar bağlı, sıcak ve saygılı olduğunu görürsünüz. Burada yaşayan halk, yöreyle bütünleşmişler. Yaşam biçimleri, oturup kalkmaları, konuşmaları sanki geçmiş zamandan kalmış gibiler. Folklor yapıları o kadar zengin ki sosyal olaylar gelenek ve göreneklere göre uygulanır. Bayramlarda, düğünlerde, kız görme ve isteme olaylarında, eğlencelerde, cenazelerde hep bu tür olaylara tanık olursunuz.
Şehir merkezinde kurulan tahıl pazarı, odun, hayvan ve sebze pazarı ile malını paraya çeviren yöre halkı manifaturacılar, semerciler, yemeniciler, saraçlar ve bakırcılar gibi tamamen lonca düzeni ile örgütlenen bu çarşılarda alışveriş yaparlar.
Konaklama tesisi konusunda uzun süre sıkıntısı çeken Safranbolu, ilk tesisine "Asmazlar Konağı" ile kavuştu. Halk arasında Havuzlu Konak olarak biliniyor. Konağın en büyük özelliği, bölgeye has karakterde yeniden döşenerek otel hizmeti vermesi. Asmazlar Konağı, giriş katındaki havuzu, eşsiz dekoru ile konuklarına bambaşka bir atmosfer yaşatıyor. Türk evi dekorlu 7 odalı bir başka tesis de Tahsi Bey Konağıdır. Bunun dışında Mehveş Hanım Konağı, Aşiyan, Çarşı, Konak, Paşa, Gülen Otel, KTV Konukevi, Belediye Sosyal Tesisleri gibi kalınabilecek yerler var.
Safranbolu'da ünlü ve ilgi çekici iki ürün bulunmakdır. Birincisi yöreye adını veren safran bitkisidir. Kimya sanayisinde ve baharat olarak kullanılan bu ürün maddi olarak çok pahalıdır. İkincisi ise, Safranbolu Çavuş Üzümüdür. Yörede yaygın olarak yetiştirilmektedir. Safranbolu lokumu ile, "Cevizli Yaprak helvası" nı tatmadan buradan ayrılmak olmaz. Beyazlatma özelliği olan ve Eflani tarafından getirilen ağaç kökü çöven bitkisi ile ceviz-şeker karışımıyla yapılan Cevizli Yaprak Helvasını ağızda tutup erimesini beklemek yeterli oluyor. Safranbolu’nun mahalli tadları arasında peynirli, ıspanaklı, kıymalı gözlemeler, bazlama, saç bükmesi, mantı, su böreği de yemek sonrası zerde tatlısı bulunuyor.
Eğer özel arabanızla gidiyor iseniz İstanbul ve Ankaradan yola çıkanlar, otoban ile E-5 Gerede kavşağından sonra çevre kirliliğine neden olan ve kenti kırmızıya boyayan Demir-Çelik Fabrikasının önünden, önce Karabük sonra da yemyeşil bitki örtüsüyle Batı Karadeniz'in kuzey yönüne 90 kilometre gidince, Safranbolu' ya geliyorsunuz. Otobüs ile gidicek olursanız Aras Kargo, Avrupa, Ulusoy, Savaş, Güven gibi otobüs şirketleri Safranbolu'ya diğer illerle bağlantısı kuruyor.
Safranbolu Hakkında Bilgiler
Reviewed by Editor
on
Salı, Temmuz 03, 2012
Rating:
Hiç yorum yok: